İnsanlardan ayrı bir tabakada yer bulan insancıkların hayata karşı tutumlarının yer aldığı kitap bize çaresizlik ve ümit ile yaşamanın inceliklerini gösteriyor.
İnsancıklar Kitabı Hakkında Genel Bilgiler
Dostoyevski'nin 1846 yılında yazmış olduğu bu roman yazarın ilk romanı özelliğini taşımaktadır. Ayrıca Dostoyevski'nin edebiyat dünyasına sağlam bir giriş yapmasına vesile olmuştur.
Fyodor daha 23 yaşında iken yoksulluk bataklığından kurtulmak için insancıklar'ı yaratmıştır.
Fyodor Mihailoviç Dostoyevski'nin Petersburg'u bu romanla inşa edilmeye başlanmıştır.
Yazar, romanı 3 kere düzenleme ihtiyacı duymuştur. Ilk Rus toplumsal romanı sayılır.
İnsancıklar Kitabının Konusu
Kötü bir olay yaşamış ve bundan saklanmaya çalışan Varvara ile Varvara'ya sahip çıkmaya çalışan, iyi bir hayat yaşaması için tüm imkanlarını kullanan, kötülüklerden korumaya çalışan ve saf sevgi ile seven uzaktan akrabası, fakir ve orta yaşlı bir memurun mektuplaşmasını konu alan bir kitaptır.
Mektupların içeriği, günlük yaşantılarındaki olayları, bu olayların kendilerinde biraktığı izleri ve birbirlerine karşı hissettikleri duyguları içermektedir. Ayrı zamanda Makar'ın saygılı ve çekimser bir üslup ile Varvara'ya duyduğu aşkı anlatmaktadır.
Burada anlatılan kişiler, olaylar aynı zamanda dönemin Petersburg hayatına da ayna tutmaktadır. Geçinme derdi, yaşam koşulları, yoksulluk gibi olaylar iyi işlenmiştir.
İnsancıklar Kitabının Özeti
Varvara'nın küçüklüğü hayatının en mutlu dilimini kapsamaktadır. Çocukluğu yaramazlık, oyun oynamak ve haylazlıkla geçmiştir. Babasının çalıştığı yerden ayrılıp Petersburg'a gelmeleri ile kötü günlerin temelleri atılmıştır. Babası öldükten sonra da annesi ile akrabaları olan Anna Fedorovna'nın yanina taşınmışlardır. Burada çocukluk yıllarında olduğu kadar mutlu olmasa da yine iyi günler geçirmiştir. Kuzini ile iyi ve kötü günler geçirmiş, Pokrovski ile çok iyi arkadaş olmuştur.
Kitapta çok az yer alan Pokrovskiler kitabın anlam ve bütünlüğü bakımından önemli bir içerik oluşturmaktadırlar. Petenka Pokrovski'nin sessiz ve bir başınalığı, hem çalışıp hem okuyor oluşunu güçlü bir anlatımla harmanlayan yazar babası ile olan ilişkisini de çok iyi tasvir etmiştir. Dönemin acıma duygusunu çok iyi yansıtan olayları bizlere sunan Pokrovski ailesi, Petenka Pokrovski'nin ölüm merasimi ile biz okuyuculara iyi aktarılmıştır.
Daha sonra varvara, Pokrovski'nin kaybı ile yine yalnız kalmış ve Makar ile tanışmışlardır.
Makar ve Varvara aslında birbirini tamamlayan iki kutup gibidir. Hayatın getirilerinden etkilenip hüzne boğulan Makar'a iyimser çağrılar yapan Varvara var bir tarafta. Diğer tarafta da geçmişinde yaşanmış gizemli bir olay ile kendini karanlığa bırakan Varvara'ya aydınlık sağlamayı misyon edinmiş Makar durmakta.
En sonunda Varvara'nın zengin bir adam ile evlenip gitmesi ile makar yalnız ve bir başına aciz bir şekilde kalmiştır.
Dostoyevski'nin 1846 yılında yazmış olduğu bu roman yazarın ilk romanı özelliğini taşımaktadır. Ayrıca Dostoyevski'nin edebiyat dünyasına sağlam bir giriş yapmasına vesile olmuştur.
Fyodor daha 23 yaşında iken yoksulluk bataklığından kurtulmak için insancıklar'ı yaratmıştır.
Fyodor Mihailoviç Dostoyevski'nin Petersburg'u bu romanla inşa edilmeye başlanmıştır.
Yazar, romanı 3 kere düzenleme ihtiyacı duymuştur. Ilk Rus toplumsal romanı sayılır.
İnsancıklar Kitabının Konusu
Kötü bir olay yaşamış ve bundan saklanmaya çalışan Varvara ile Varvara'ya sahip çıkmaya çalışan, iyi bir hayat yaşaması için tüm imkanlarını kullanan, kötülüklerden korumaya çalışan ve saf sevgi ile seven uzaktan akrabası, fakir ve orta yaşlı bir memurun mektuplaşmasını konu alan bir kitaptır.
Mektupların içeriği, günlük yaşantılarındaki olayları, bu olayların kendilerinde biraktığı izleri ve birbirlerine karşı hissettikleri duyguları içermektedir. Ayrı zamanda Makar'ın saygılı ve çekimser bir üslup ile Varvara'ya duyduğu aşkı anlatmaktadır.
Burada anlatılan kişiler, olaylar aynı zamanda dönemin Petersburg hayatına da ayna tutmaktadır. Geçinme derdi, yaşam koşulları, yoksulluk gibi olaylar iyi işlenmiştir.
İnsancıklar Kitabının Özeti
Varvara'nın küçüklüğü hayatının en mutlu dilimini kapsamaktadır. Çocukluğu yaramazlık, oyun oynamak ve haylazlıkla geçmiştir. Babasının çalıştığı yerden ayrılıp Petersburg'a gelmeleri ile kötü günlerin temelleri atılmıştır. Babası öldükten sonra da annesi ile akrabaları olan Anna Fedorovna'nın yanina taşınmışlardır. Burada çocukluk yıllarında olduğu kadar mutlu olmasa da yine iyi günler geçirmiştir. Kuzini ile iyi ve kötü günler geçirmiş, Pokrovski ile çok iyi arkadaş olmuştur.
Kitapta çok az yer alan Pokrovskiler kitabın anlam ve bütünlüğü bakımından önemli bir içerik oluşturmaktadırlar. Petenka Pokrovski'nin sessiz ve bir başınalığı, hem çalışıp hem okuyor oluşunu güçlü bir anlatımla harmanlayan yazar babası ile olan ilişkisini de çok iyi tasvir etmiştir. Dönemin acıma duygusunu çok iyi yansıtan olayları bizlere sunan Pokrovski ailesi, Petenka Pokrovski'nin ölüm merasimi ile biz okuyuculara iyi aktarılmıştır.
Daha sonra varvara, Pokrovski'nin kaybı ile yine yalnız kalmış ve Makar ile tanışmışlardır.
Makar ve Varvara aslında birbirini tamamlayan iki kutup gibidir. Hayatın getirilerinden etkilenip hüzne boğulan Makar'a iyimser çağrılar yapan Varvara var bir tarafta. Diğer tarafta da geçmişinde yaşanmış gizemli bir olay ile kendini karanlığa bırakan Varvara'ya aydınlık sağlamayı misyon edinmiş Makar durmakta.
En sonunda Varvara'nın zengin bir adam ile evlenip gitmesi ile makar yalnız ve bir başına aciz bir şekilde kalmiştır.
0 Yorumlar